Sinema Terimleri Sözlüğü

A

Azaltıcı (Dimmer) Işık şiddetini azaltıcı devre.
Az Pozlama (Under Exposure) Bir fotoğrafik malzemenin yetersiz pozlanması.
Ayna Yüzey (Specular Surface) Üzerine düşen ışığın neredeyse tümünü yansıtan çok düzgün ve pürüzsüz yüzey.
Aydınlatma Parlaklığı (Illuminance Brightness) Bir sahneyi aydınlatan ışığın parlaklığı.
Aydınlatma Kontrastı (Lighting Contrast) Ana ışık ile dolgu ışığı arasındaki yoğunluk farkı.
ASA (American Standarts Association) Duyarlık Birimi
Ark (Arc) Işık yayı.
Anamorfik (Anamorphic) Görüntünün en ve boyu üzerinde farklı oranlarda büyütme yapan optik sistem.
Analog (Analog) Örneksell Devamlı değişken elektrik sinyali.
Ana Işık (Key Light) Anahtar ışık.Sahneye temel görünümünü veren ışık.
Ampul (Bulb) Bir lambanın ışık veren ana elemanı.
Amors (Leader) Kılavuz.Film proseslerinde filmin makine içinde ilerleyebilmesi için bağlandığı plastik şerit (film).
Algılayıcı (Sensor) Işık algılayıcı.
Alan Derinliği (Depth of Field) Bir görüntü karesinde net olarak kadedilebilecek noktalar arasındaki mesafe.
Akselaratör (Accelarator) Hızlandırıcı , kolaylaştırıcı.
Ağartma (Bleaching) Kimyasal fotoğrafik proseste gümüş görüntüyü uzaklaştırma işlemi.
AGC (Automatic Gain Control) Ses ve video girişleri otomatik olarak ayarlayan devre.
ADO (Ampex Digital Optics) Ampex tarafından üretilen ve pazarlanan dijital efekt sisteminin adı.
Aditif Renkler (Additive Colors) Işığın ana bileşenleri olan mavi,yeşil ve kırmızının birbirlerine ilavesi ile elde edilen renkler.
ADC (Analog Digital Converter) Analog Sayısal dönüştürücü.
A/D (Analog/Digital) Örneksel/Sayısal
Açıklık (Aperture) Objektif yarıçapı.
Açık Yüz Lambalar (Open Face Lamps) Ampulün ileri-geri hareketi ile elde edilen ışık ışınının değiştirilebildiği lamba tipi.
A&B Kesim (A&B Cutting) Optik efektlerin çift baskı yöntemiyle uygulanabilmesi için negatifin iki farklı rulo oluşturacak şekilde kesilmesi tekniği.

B

Büyültme (Blow-up) Görütünün büyütülmesi.
Buzlu Filtreler (Frost Filters,Mist Filters) Görüntü kontrastını azaltan filtereler.
Buzlu Cam (Ground Glass) Kamera vs. gibi çeşitli fotoğrafik ekipmanda kullanılır.
BSI (British Standarts Institute) Duyarlık birimi.
Bozunum (Distortion) Distorsiyon.Çarpıklık.Bozulma.
Bordür Işığı (Rim Light) Bir sahnede yer alan cisimlerin etrafında bordür oluşturan ışık.
Bit (Bit) Benek.Görüntü noktası.İmgecik.
Bileşik (Composite) Bir video sinyal tipi.
Bileşen (Component) Bir video sinyal tipi.
Baskı Filmi (Print Film) Pozitif film.Kopya filmi.
Banyo (Bath) Fotoğrafik proseste kullanılan çözeltiler.
Bakaç (Viewfinder) Kameranın görüntüyü görmemize yarayan parçası.

C

Canlandırmak (Animation)
Canlandırma (Animate)
Cyan (Cyan) Mavi+yeşil renklerin karışımı ile elde edilir.
Civa Buharı (Mercury Vapor) Bazı lambalarda civa buharı kullanılır.
Cilt Tonları (Skin Tones) Bir sahnede yer alan oyuncuların cilt renkleri.
CD (Compact Disc) Optik disk.
CCD (Charge Coupler Device) Yük aktarım aygıtı.
Camcorder (Camcorder) Video alıcı.

Ç

Çubuklar (Rods) Görme olayını gerçekleştiren göz elemanlarından biri.
Çizik (Scratche) Fotoğrafik malzemelerin çeşitli sebeblerle taban veya emülsiyon tabakalarının çizilmesi ile oluşan ve görüntü kalitesini düşüren fiziksel kusur.
Çerçeve Oranı (Aspect Ratio) Bir görüntü karesinin en ve boy oranı.
Çerçeve Deposu (Frame Store) Tek bir televizyon çerçevesini (resmini) “donuk kare” şeklinde depolayıp gösteren dijital araç.
Çerçeve (video) (Frame (video)) Yaklaşık 29.97Hz (renk) veya 30Hz (siyah) oranında oluşturulan iki alandan ibaret tam bir televizyon resmi.
Çerçeve (film) (Frame (film)) Bir film şeridi üzerindeki tek bir resim.

D

D-5 (D-5) 1/2inch dijital kasette komponent video.
D-2 (D-2) 19mm dijital kasette kompozit video.
D-1 (D-1) 19mm dijital kasette komponent video.
DVE (Digital Video Effects ) Sayısal olarak oluşturulan sıkıştırma,dönme gibi efektler.
DVD (Digital Video Disc ) Sayısal Video Disk.
Düz Aydınlatma (Flat Lighting) Bu aydınlatma tipi ile düşük kontrastlı bir görüntü elde edilir.
Düzlemsel Gren (Tabular Grain) Fotoğrafik malzeme üzerinde görüntü oluşturan emülsiyon tabakasında yer alan gümüş tuzlarının kristal şekli.
Düşme Açısı (Angle of Incidence) Sahneye düşen ışığın açısı.
Düşen Işık Ölçer (Incident Light Meter) Sahneye düşen ışığı ölçen ölçüm cihazı.
Duyarlaştırma (Sensitizing) Bir fotoğrafik malzemenin ışığa karşı duyarlığını arttırmak.
Dup,Dup Negatif (Dupe,Dupe Negative) Orijinal kamera negatifinden elde edilen negatif. Takip eden post prodüksiyon çalışmaları bu negatif’den yapılarak orijinal negatifin hasar görmesi engellenir.
Dubb (Dubbing) Birden fazla ses bilşeninin tek kayıt şeklinde kombinasyonu.
DSP (Digital Signal Prosser) Sayısal sinyal işlemcisi.
Dolly (Dolly) Kaydırma arabası.
Dolgu Işığı (Fill Light) Ana ışık tarafından oluşturulan gölgeleri dolduran ışık.
Doğal (Natural) Doğal ışık (gün ışığı).
Dizi (Array) Işık algılayıcı dizinler.
Diopter Mercek (Diopter Lens) Çift alanlı mercek.
Diopter (Diopter) Çift alanlı.
DIN (Deutsche Industrie Norm) Duyarlık birimi.
Dijital Sinyal (Digital Signal) Sayısal sinyal.Orijinal elektrik sinyalinin matematiksel modeli.
Developman (Developman) Fotoğrafik malzeme üzerinde görüntüyü oluşturan kimyasal işlem.
Developer (Developer) Geliştirici.
Dereceli Filtreler (Graduated Filters) Yukardan aşağı veya soldan sağa yoğunluğu değişen efekt filtreleri.
D-min. (Density minimum) En düşük yoğunluk.
D-max. (Density maximum) En fazla yoğunluk.
Delik (Perforation) Film kenarındaki delikler.Bu delikler filmin kamera , developma makinesi gibi cihazlarda hareket etmesini sağlar.
Dalga Sayısı (Number of Waves) Birim uzunluktaki dalga sayısı.
Dalga Boyu (Wave Lenght) Işık uzayda bir dalga hareketi şeklinde yayılır. Bu dalganın titreşen iki noktası arasındaki mesafe.

E

EK (Appendix)

EPR (Electronic Pin Register) Telesinede düzgün ve stabil bir film hareketi sağlayan sistem.
ENG (Electronic News Gathering) Elektronik haber toplama.
Enkoder (Encoder) Kompozit video sinyal oluşturmak üzere mavi, yeşil,kırmızı primer sinyalleri birleştiren devre.
Emülsiyon (Emulsion) Bir fotoğrafik malzemenin ışığa duyarlı tabakası.
Emniyet Işığı (Safe Light) Karanlık odada kullanılan ve fotoğrafik malzemeleri etkilemeyen ışık.
Elektro Manyetik Spektrum (Electro Magnetic Spectrum) Elektro Manyetik İzge.
Efekt (Effect) Özel etki.
ECP (Eastman Color Print Process) Eastman renkli pozitif film prosesi.
ECN-2 Prosesi (Eastman Color Negative-2) Eastman renkli negatif film prosesi.
EBR (Electronic Beam Recorder) Filmin elektronik ışın ile doğrudan pozlanması.

F

Fresnel Lamba (Fresnel Lamp) Bir lamba tipi.
Frekans (Frequency) Titreşim sayısı.
Foto-flaş (Photoflash) Işık çakar. Flaş lamba..
Format (Format) Boy.Çerçeve oranı.Resim boyu.
Fog (Fog) Sis.Vual.
f-numarası (f-number) Objektifin relatif açıklığını belirten bir sembol.
Filtrasyon (Filteration) Süzme.
Fikser (Fixer) Saptayıcı banyo.
Fiksaj (Fixing) Saptama.Fotoğrafik malzeme üzerinde kullanılmadan kalan gümüş tuzlarının uzaklaştırılması.
FIT (Frame Interline Transfer) Çerçeve içi transfer.
Fazla Pozlama (Over Exposure) Bir fotoğrafik malzemenin gereğinden fazla pozlanması.Böylece negatif üzerinde çok koyu bir görüntü oluşur.

G

Gürültü Azaltıcı (Noise Reducer) Bir video görüntüdeki karıncalanmayı azaltan sistem.
Güneşlik (Hood) Kameralarda “flare” denilen ışık yansımasını önlemek için kullanılır.
Güneş Işığı (Sun Light) Direkt güneşten gelen ışıktır.
Gün Işığı (Daylight ) Gün ışığı;güneş ışığı ile gökyüzünden yansıyan ışığın toplamıdır.
Gren (Grain) Tanecik.Bir fotoğrafik malzemede emülsiyon tabakasında yer alan ışığa duyarlı gümüş tuzlarının tanecikli yapısı.
Görüntü Yönetmeni (Director of Photography (Dp)) Görüntüyü artistik olarak kaydeden kişi.
Geri Sarma (Re-winding) Bir film rulosunun geri sarılması.
Geniş Açı (Wide Angle) Bir objektif tipi.
Genlok (Genlock) Kamera gibi bir ekipmanda yer alan ve gelen bir sinyale kendini kilitleyerek senkronize olan dahili bir sync üretici.

H

HMI (High Mercury Intensity) Civa buharlı lamba.
Hız (Speed) Bir fotoğrafik malzemenin ışıktan etkilenme hızı.
Hipo (Sodium Thiosulphate) Sodyum Tiosülfat.Sodyumun kükürtlü tiosülfat maddesi ile oluşturduğu bileşik.
HDTV (High Definition Television) Yüksek tanımlamalı televizyon.
Harici-dahili (Outdoor-Indoor) Çekim mekanı.
Hareket Alanı (Action Area) Çekim yapılan mekanda güvenli kayıt veren alan.
Halo (Halation) Hale.Ağıl.Fotoğrafik malzeme üzerine düşen ışığın tabandan yansıyarak geri dönmesi sonucunda bir noktanın iki görüntüsü oluşur.

İ

Inter-pozitif (Inter -positive) Bir renkli master pozitif kopya.
Intermediate Film (Intermediate Film) Ara film.
Intermadiate (Intermediate) Renkli master pozitif ve dup negatiflere verilen isim.
Interlace (Interlace) NTSC formatında yaklaşık her 1/60sn.de alternatif çizgiler taranarak televizyon resmi verecek bir alan elde edilmesi.
Işık Ölçer (Photometer) Doğru pozlama değerini saptamak için bir sahnede var olan ışığın miktarını ölçen cihaz.
Işığı Yayan Yüzey (Diffuse Surface) Fazla düzgün olmayan bu yüzeyler ışığı yayarlar.
Infrared (Infrared) Kızılaltı.Elektromanyetik spektrumun belirli bölgesinde yer alan ışınlar.Bunlar aynı zamanda ısı dalgalarıdır.Gece görüşü bu ışınlar ile sağlanır.

İ

İşleme (Manipulation) Manüpilasyon.
İris (Iris) Kamera objektifinde yer alan ışık düzengeci.
İkili (Binary) İkili sayı.

J

Jam Sync. (Jam Sync) İkincil bir time kod jeneratörünün seçilmiş bir time kod ile senkronize edilmesi.Bu şekilde klaket ile ses time kod’u senkronize edilir.
Jelatin (Gelatin) Fotoğrafik malzemede yer alan emülsiyon tabakası jelatin içine dağılmış gümüş tuzlarından oluşur.

K

Küresel (Spherical) Bir objektif tipi.
Kübik (Cubic) Küp şeklinde.Işığa duyarlı gümüş tuzlarının kristal biçimi.
Kuvars Halojen (Quartz-halogen) Bir lamba tipi.
Kutup Sinematografisi (Arctic Sinematography) Kutuplarda yapılan çekimler.
Kuantizasyon (Quantization) Kullanılan sisteme bağlı olarak belirli bir aralıkta devamlı değişerek gelen analog sinyallere yeni değerler atanması.
Kontrast (Contrast) Bir fotoğrafik negatif ve pozitif’te ton dağılımı. Görüntünün en koyu ve en açık kısımları arasındaki yoğunluk farkı.
Konsentrasyon (Concentration) Çözelti bileşimi (yoğunluğu).
Kineskop (Kinescope) Bir televizyon monitöründe gösterilen video görüntüyü filme kaydeden cihaz.
Kısa Proses (Pull Processing) Bir fotoğrafik malzemenin normal süreden daha kısa süre develope edilmesi.
Kırpışma (Flicker) Fluoresan lambadan gelen ışığın kırpışması.
Karışıklık Halkası (Circle of Confusion) İnsan gözü net bir görüntü ile daha az net bir görüntüyü bunu oluşturan noktalar arasındaki mesafe belirli bir değere ulaşıncaya kadar birbirinden ayıramaz.Bu çapa “Karışıklık Halkası” adı verilir.
Karbon-ark (Carbon-arc) Bazı lambalarda kullanılan kömürlü ışık yayı.
Kameraman (Cameramen) Alıcı kullanan.

L

Lümen (Lumen) Parlaklık ölçü birimi.
Lüks (Lux) Işık ölçü birimi.
Lubrikasyon (Lubrication) Yağlama.
LTC (Longitudinal Time Code) Bir video bant’ın bir ses kanalına kaydedilen time kod’u.
Loop (Loop) Büklüm. Dolam.
Lokasyon (Location) Çevrim yeri.
Lamba Yuvası (Lamp Housing) Lambanın ampul yerleştirilen parçası.

M

Mired (Micro Reciprocal Degrees) Işık kaynakları değerleri ölçümünde kullanılır.
Metal Halojenür (Metal Halide) Klorür,bromür,iyodür gibi gümüş bileşikleri.
Mercek Açıklığı (Lens Aperture) Merceğin arkasında yer alan değişken açıklık.
Mercek (Lens) Objektif.
Maviye Duyarlı (Blue Sensitive) Gümüş tuzları en fazla mavi ışığa duyarlıdır.
Mat (Matte) Bir film şeridinin belirli bölgelerinin pozlanmasını engelleyen opak şerit vs. Efekt işlemlerinde kullanılan bir yöntem.
Makara (Spool) Filmler makaralara sarılır.
Magenta (Magenta) Mavi ve kırmızı renklerin karışımı ile elde edilen renk karışımı.

N

NTSC (National TV Standarts Committe) Birleşik Amerikada kullanılan renkli yayın sistemi. Saniyede yaklaşık 30 çerçeve tarama ile oluşan 525 çizgilik bilgiyi taşıyan sistemdir.
Nötr Yoğunluk Filtresi (Neutral Density Filter) Gri filtre.
Nötr (Neutral) Gri tonları.
Nokta Işık (Spotlight) Yönü belirli ışık.
Negatif Film (Negative Film) Negatif görüntünün oluştuğu film.

O

Optik Ses (Optical Sound) Fotoğrafik görüntü değişimleri şeklinde oluşan ses kaydı.
Optik Efekt (Optical Effects) Laboratuarda optik baskı makineleri kullanılarak yapılan geçme,çözülme vs. gibi efektlerdir.
On-line Kurgu (On-line Editing) Dağıtıma hazır bitmiş programı vermek için yapılır. Genellikle yüksek kaliteli ve pahalı kurgu setleri kullanılır.
Off-line Kurgu (Off-line Editing) Düşük maliyetli kurgu setlerinde yapılan ön kurgu. Genellikle EDL (Kurgu Seçim) Listesi vermek için yapılır.
Odaklama Halkası (Focus Ring) Mercek üzerinde netleme yapılan halka.
Odaklama (Focus ) Netleme.
Odak uzunluğu (Focal Lenght) Merceğin optik merkezi ile odak noktası arasındaki mesafe.
Odak Noktası (Focal Point,Focus Point) Merceğe giren ışık ışınlarının yeniden birleştiği ve gerçek görüntünün oluştuğu nokta.
Obje (Object) Cisim.

Ö

Örtücü (Shutter) Obtüratör.Kamera objektifi önünde hareket eden kesik disk.Film bu kesik bölgenin yarattığı açıklıktan pozlanır.
Örnekleme (Sampling) Dijitalize edilecek analog dalgaların seçimi.
Ön Flaş (Pre-flashing) Doygunluğu arttırmak için bir negatife çekimden önce verilen ön poz.

P

Pus (Haze) Bir atmosferik olay.
Prosesör (Processor) İşlemci makine.
Proses (Process) İşlem.
Poz Ölçer (Exposure Meter) Pozometre.
Poz İndeksi (Exposure Index) Duyarlık göstergesi birimi.Film hızı parametresi.
Polarizer Filtre (Polarizing Filter) Cam,ayna gibi parlak yüzeylerden yansıyan ışığı ve gökyüzünün parlaklığını azaltmak için kullanılan filtre.
Pitch (Pitch) Ses dalgalarının frekansı tarafından saptanan bir ses özelliği.Film üzerindeki bir deliğin merkezi ile bir sonra gelen deliğin merkezi arasındaki mesafe.
Piksel (Pixel) Parçacık.
Fotoflood (Photoflood) Akkor ışıldak.
pH (Ph) Asit ve bazlık derecesi.
Perforasyon (Perforation) Delik.
Parlaklık (Luminance) Luminans.
Parıltı (Flare) Objektife düşen bir nevi ışık yansıması.
PAR (Parabolic Aluminized Reflector) Çanak yansıtıcılı lamba.
Pankromatik (Panchromatic) Tüm renklere duyarlı.
PAL (Phase Alternation Line) Bir çok Avrupa ülkesinde kullanılan renkli televizyon sistemi.Saniyede 35 çerçeve hızla taranan 625 çizgiden oluşur.

R

Rulo Roll (Roll) Makara.
Rötüş (Retouching) Resmi düzeltme.
Rölatif Enerji (Relative Energy) Bağıntılı enerji.
RGB (RGB) Renkli televizyonda kullanılan kırmızı,mavi ve yeşil primer renk bileşenleri.
Reversal Film (Reversal Film) Evrilir film.Diyapozitif.
Resiprosite Kanunu (Reciprocity Law) Poz = Işık Şiddeti x Poz Süresi
Resim Elementi (Picture Element) Görüntüyü oluşturan en küçük parça.
Renk Sıcaklığı (Color Temperature) Renk Temperatürü.
Renk Reprodüksiyonu (Color Reproduction) Rengin ve renkli görüntünün yeniden oluşturulması.
Renklilik (Chrominance) Krominans
Reflektör (Reflector) Yansıtıcı.
Raster (Raster) Katot ışını tüpü (CRT) üzerinde gösterilen video sinyal.

S

Subtraktif Renkler (Subtractive Colors) Beyaz’dan aditif renklerin çıkarılması ile elde edilen renkler.
Subtraktif (Subtractive) Çıkarımsal.Çıkarmalı.
Stop Banyosu (Stop Bath) Durudurucu banyo.Fotoğrafik proseste developmanın devam eden etkisini durduran banyo.
Stop (Stop) Işık durdurma.
Stabilizör (Stabilizer) Sabitleştirici.Fotoğrafik proseste renklerin zamanla solmasını engelleyen banyo.
Spot Metre (Spot Meter) Nokta ışık ölçer.
Spesifik Gravite (Spesific Gravity) Özgül ağırlık.Spesifik ağırlık.
Spektrum (Spectrum) Tayf.İzge.
Sonra flaj (Post-flashing) Developmandan önce ,pozlamadan sonra negatifin tek ışıkla pozlanması.
Soğuk Yeşil (Cold Green) Maviye kaçan yeşil.
Soğuk Beyaz (Cold White) Maviye kaçan beyaz.
Soft (Soft) Düşük kontrastlı film veya developer. Düz bir sahne veren aydınlatma ve ışık.
Ses Filtreleri (Fog Filters) Görüntünün kontrast ve yoğunluğunu önemli ölçüde azaltarak bulanıklaştıran filtre.
Sinemaskop (CinemaScope) Anamorfik proses esasına dayanan bir cins geniş perde formatı.
Sıkıştırma (Compression) Görüntü aktarımının kolaylaşması için bilginin sıkıştırılması.
Sıcak Beyaz (Warm White) Sarıya kaçan beyaz.
SDTV (SDTV) Dijital TV.
Sensitometri (Sensitometry) Film duyarlığını ölçme bilimi.
Seçme Gücü (Resolution) Rezolusyon.Çözünürlük.Keskinlik.Netlik.
Secam (System Electronique Pour) Fransada geliştirilen renkli televizyon sistemi.
Sayısal (Digital) Dijital.
Sayı (Digit) Basamak.Rakkam.
Satır (Line) Bir video görüntü çizgisi.
Sapınç (Aberration) Bir mercek kusuru.
Safety Film (Safety Film) Yanmayan film.

Ş

Şekil Bozukluğu (Distortion) Bir görüntü kusuru.

T

Telefoto (Telephoto) Irak merceği.
Telesine (Telecine) Fotoğrafik görüntüyü tarayarak elektronik görüntüye çeviren cihaz.
Tarayıcı (Scanner) Görüntüyü ışık ışını ile tarayan cihaz.
Tarama (Scanning) Görüntünün bir ışık ışını ile taranarak bilgisinin çıkarılması.
Tank (Tank) Film proses çözeltilerini taşıyan kaplar.
Taban (Base) Işığa duyarlı fotoğrafik emülsiyonun üzerine kaplandığı taşıyıcı tabaka.

U

U-matik (U-matic) 3/4inch video sisteminin ticari adı.
Ultraviole (Ultraviolet) Morötesi.

Ü

Üç Renk Ölçer (Tri Color Meter) Üç rengi ölçebilen ışık ölçüm cihazı.
Üç Ayak (Tripod) Kamera ve ışık tacıyıcı aygıt.

V

Vat (Watt) Elektrik ölçüm birimi.
VTR (VTR) Video Kaydedici.

Y

Yumuşak Işık (Soft Light) Görüntüde sert gölgeler oluşturmayan ışık.
Yonga (Chip) Bilgisayar temel taşı.
Yeniden Boyutlandırma (Resizing) Bir görüntünün boyutlarının ilave edilen başka bir görüntü ile değiştirilerek çerçeveye uydurmak.
Yazı Alanı (Title Area) Yazıların görüntü alanına girmeden yer aldığı bölge.
Yatak (Gate) Filmin pozlanma anında kamerada hareket ettiği yer.
Yaşmak (Net) Işık örtüsü.
Yardımcı Işıklar (Supplementary Light) Ana ışıkların yanında çekime yardımcı ışıklar.
Yapıştırıcı Tabaka (Substratum) Emülsiyon tabakasını tabana yapıştıran tabaka.
Yapışkan Film (Tacky Film) İyi kurutulmamış film.
Yansıyan Işık Ölçer (Bounce Light Reader) Bir objeden geri dönen ışınları ölçen ölçüm cihazı.
Yansıyan Işık (Bounce Light) Objeden geri dönen ışık.
Yansıma (Reflection) Bir objeye düşen ışınların objeden geri dönmesi.

Z

Zamanlayıcı (Timer) Video aygıtlarının herhangi bir izlencenin zaman ayarlarını gerçekleştiren parçası.
Zamanlama (Timing) Bir oyuncunun söze girme, devam etme ve bitirme eylemini diğer oyuncularla olan ilişkileri de göz önüne alarak gerçekleştirmesi.
Zorlamalı Proses (Push Process) Kimyasal film prosesinde developman sıcaklığını veya süresini yükselterek fotoğrafik malzemenin fazla develope edilmesi (geliştirilmesi).
Zoom-out (Zoom-out) Mercek geriye , genişlet.
Zoom-in (Zoom-in) Mercek öne , darlaştır.
Zoom (Zoom) Değişir odaklı mercek.
Zarf Boyuna Getirme (Letter Boxing) Geniş ekran görüntüleri TV çerçevesine uydurmak.
Zaman Kodu (Time Code) Senkronizasyonu sağlayan kodlama sistemi.