Öğrencilere öneriler: Kendiniz hakkında kötü düşüncelerinizi sınırlayın
Bazen kendimizin en kötü düşmanı olabiliriz. Her zaman kendimiz için en iyisini isteriz diye düşünürken aslında içimizdeki ses bize engel olur. “Yine mahvettin”, “Neden bu pozisyonu sana versinler?”, “Yine başaramayacaksın!”. İçinizdeki bu sesi bastırmak oldukça zor.
İlk adımı kolay bir şekilde atabilirsiniz. Sınavdayken ya da önemli bir görüşmede içinizdeki negatif sesi duyduğunuzda onu fark edin ve gitmesine izin verin. Düşünceyi somutlaştırarak bir balon gibi patlatın veya bir kutuya kilitleyin. Böylelikle, bu negatif düşünceler kaybolacak, kendinize güveniniz artacak ve hayata daha pozitif bakacaksınız.
Siz hangi duygunuzu besliyorsanız o gelişir.
Yaşlı Kızılderili reisi kulübesinin önünde torunu ile oturmuş, az ötede boğuşan iki köpeği birlikte izliyorlardı. Yaşlı reisin sürekli göz önünde tuttuğu köpeklerden biri beyaz, diğeri ise siyahtı.
Çocuk, köpeklerin kulübeyi korumak için var olduğunu düşünmüştü. Oysa bir köpeğin bu iş için yeterli olacağını, öyleyse diğerine neden gerek olduğunu düşündü bir an. Hem neden köpeklerin renklerinin illa siyah ve beyaz olduğu sorusu da kafasına takılıyordu. Merakını gidermek için aklındaki soruları dedesine bir bir sordu.
Yaşlı reis: “Onlar benim için iki simgedir evlat. Birisi iyiliğin, diğeri ise kötülüğün simgesi. Aynen şu gördüğün köpekler gibi, iyilik ve kötülük de içimizde sürekli mücadele edip durur” diye cevapladı torununu.
Çocuk dedesinin bu açıklaması üzerine merakla bir soru daha sordu: “Peki sence hangisi kazanır bu mücadeleyi?“
Bilge reis derin bir gülümsemeyle baktı torununa. “Hangisi mi evlat? Ben hangisini daha iyi beslersem, o” dedi.
Yorum gönder