“Korku Kültürü” kimin işine yarar? / Muhsin YAZICI
Doğan Cüceloğlu “Korku Kültürü” kitabının girişinde aynen şöyle yazıyor:
Bir toplumda “korku kültürü” egemense, orada ne ‘gerçeğe koşulsuz saygı’ vardır ne de ‘can’ önemsenir. Her şeyde olduğu gibi bilimsel düşünce de gelişemez ve hayatlar ancak ‘mış gibi’ yaşanır.
Vikipedi de korkuyu şöyle tanımlıyor:
“Korku kültürü, insanların duygusal önyargı yoluyla siyasi veya iş hedeflerine ulaşmak için genel kamuoyunda korkuyu teşvik edebileceğini gösteren kavramdır.”
Nazi Alman siyasetçi Hermann Göring, insanların nasıl korkutulabileceğini ve normalde karşı çıkacakları bir savaşı nasıl destekleyebileceklerini şöyle anlattı:
“Halk savaş istemez ama her zaman liderlerin emrine amade kılınabilir. Bu çok kolaydır. Tek yapmanız gereken onlara saldırıya uğradıklarını söylemek ve barış yanlılarını vatanseverlikten yoksun olmanın yanı sıra ülkeyi tehlikeye atmakla suçlamaktır. Bu her ülkede aynı şekilde işler.”
Güney Amerika’dan Uzak Doğu’ya, Afrika’dan Avrupa’ya kadar her yerde siyasetçiler ve yönettikleri devlet aygıtı “korku kültürü” yaratarak halkı kandırmayı ve istedikleri alana yönlendirmeye çalışırlar.
Korku kültürü yaratmada bugün zirveye bir güvenlik devleti olan İsrail yerleşmiş durumdadır. Varlığından şüphe eden İsrail, ABD, İngiltere, Fransa vb batılı ülkeleri arkasına alarak bütün Orta Doğu’ya korku salmaktadır.
Bu korkudan biz de nasibimizi aldık.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Meclis’in yeni dönem açılış konuşmasında aynen şöyle dedi:
“Vaat edilmiş topraklar hezeyanıyla hareket eden İsrail yönetiminin, tamamen dini bir fanatizm ile Filistin ve Lübnan’dan sonra gözünü dikeceği yer, açık söylüyorum, bizim vatan topraklarımız olacaktır. Şu anda bütün hesap bunun üzerinedir” diyerek korku yaratmıştır.
Şunu artık herkes biliyor. ABD + İngiltere + İsrail Ortadoğu’da ikinci bir İsrail olarak bir Kürt Devleti kurdurmanın peşindeler. Amaç bölgede tek kalan İsrail’i korumak. İran’ı, Rusya’yı tehdit ederken Çin’i de batıdan kuşatmaktır. İsrail baş kasabı Binyamin Netanyahu ne dedi, “Kürtler hariç önümüze kim çıkarsa ezer geçeriz”
Bütün devletler ve siyasetçiler “korku kültürünü” bir manivela olarak kullanıyorlar. Dış tehdit, vatan savunması diyecekler, eleştirenleri düşmanla işbirliğini savunmakla suçlayacaklar.
Bugün insanoğlu geçmişe göre daha fazla “korku kültürü” altında yaşamaya çalışıyor.
05.10.2024
Muhsin YAZICI
www.bilimsanatyolu.com
Yorum gönder