Bilim ve Sanat İnsanlığın Ortak Değerleridir

ABD’nin ‘2023 Türkiye İnsan Hakları Raporu’na Dışişleri Bakanlığı tepki gösterdi

ABD’nin ‘2023 Türkiye İnsan Hakları Raporu’na Dışişleri Bakanlığı tepki gösterdi

Dışişleri Bakanlığı’ndan tepki

Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan yazılı açıklamada, “‘2023 İnsan Hakları Raporu’nda, geçmiş yıllarda olduğu gibi, Türkiye’ye yönelik asılsız iddialara, gerçek dışı bilgilere ve ön yargılı yorumlara yer verildiği” kaydedildi.

Raporun “kaynağı belirsiz iddialar ile terör örgütleriyle iltisaklı çevrelerin söylemleri temelinde hazırlandığı” ifade edilerek, “Ülkemiz, demokrasi, insan hakları ve hukukun üstünlüğü ilkelerine bağlılığını, karşı karşıya bulunduğu çok yönlü ve ağır terör tehditlerine rağmen kararlılıkla sürdürmektedir” denildi.

Raporda “Gazze’de devam eden ve yalnızca Filistin halkının asli haklarına değil aynı zamanda tüm insanlığın ortak değerlerine büyük bir darbe vuran insanlık dışı saldırılara layıkıyla yer verilmemesinin” büyük endişeyle karşılandığı kaydedilen açıklamada, “Bu durum, söz konusu raporun tarafsızlık ve objektiflikten uzak bir şekilde, siyasi saiklerle hazırlandığını açıkça göstermektedir” değerlendirmesi yapıldı.

Af Örgütü’nden eleştiriler:

Çarşamba günü yayımlanan Uluslararası Af Örgütü’nün, “Dünyada İnsan Haklarının Durumu” başlıklı 2023 yılı raporunda da yine Türkiye’ye yönelik eleştiriler yer aldı.

155 ülkenin insan hakları gelişiminin değerlendirildiği raporda Türkiye’deki insan hakları sorunları için özel bir bölüme yer verildi.

Raporda Türkiye’de “insan hakları savunucuları, gazeteciler, muhalif siyasetçiler ve diğerleri hakkında temelsiz soruşturmalar, yargılamalar ve mahkumiyet kararlarının devam ettiği” ifade edilirken, terörle mücadele ve dezenformasyon yasalarının da “ifade özgürlüğünü sınırlandırmak için kullanıldığı” yönünde bir değerlendirme yapıldı.

Raporda özetle şu ifadeler yer aldı:

  • “Barışçıl toplanma özgürlüğü hukuka aykırı olarak kısıtlandı.
  • “Şubat depremlerinin ardından yardımların dağıtımı engellilerin haklarını ve ihtiyaçlarını yeterince gözetmedi.
  • “Kadınlara ve kız çocuklara yönelik şiddet yaygın olarak devam etti.
  • “LGBTİ+’lara, mültecilere ve göçmenlere yönelik ayrımcı ve yaftalayıcı söylemler Mayıs ayındaki cumhurbaşkanlığı seçimleri ve genel seçimler öncesinde arttı.
  • “Türkiye, dünyanın en yüksek sayıda mülteciyi barındıran ülkesi olmayı sürdürdü; mültecilerin bir kısmı hukuka aykırı olarak geri gönderilme riski altında olmaya devam etti.
  • “Devlet görevlilerinin işlediği insan hakları ihlallerinin mağdurları cezasızlık kültürüyle karşı karşıya kalmaya devam etti.
  • “İşkence ve diğer türde kötü muamele konusunda ciddi ve güvenilir iddialar mevcuttu.
  • “Hükümetin yürüttüğü bir destek programından yoksulluk içinde yaşayan milyonlarca kişi yararlandı.”

Kaynak: bbc.com/turkce

Spread the love

Yorum gönder