Günün öyküsü: Yeni doğan çocuklar ve kadınlar
Bir zamanlar, masallara konu olamayacak kadar absürt bir ülke varmış. Bu ülkede çocuklar oyun oynamak yerine tecavüze uğrar, aileler akşam yemeği sofrasında değil, cinayet mahallerinde bir araya gelirmiş.
Hastaneler mi? Orada doktorlar dövülür, üç kuruşa bebekler katledilirmiş.
Kadınlar her gün “sevgili” kocalarının elinden kurşunlar yer, kör bıçaklarla doğranırmış.
Sokaklarda mafya, çocuk parklarında sapık, ilkokul çağındaki minik ellerde zehir kol gezermiş.
Ülkeye kimliği bile olmayan milyonlarca ne idüğü belirsiz adam dolar, halkın kaynaklarıyla beslenirmiş.
Halkın yarısından çoğu, yoksulluğun dipsiz kuyusunda çırpınırmış; her sabah uyandıklarında, açlık ve çaresizlik onları bir kez daha deliliğin eşiğine getirirmiş.
Daha neler varmış neler…
Ne diyelim, yazık o ülkeye! Kimlerin memleketiyse artık…
Doç. Dr. Şafak Nakajima
www.bilimsanatyolu.com
Yorum gönder