“Eşeği Saldım Çayıra” Öyküsü
Bir zamanlar, bir köyün zalim bir ağası varmış. Köylüye yapmadığı eziyet kalmamış.
Bir gün yaptıklarını fark eden ağa, tüm köylüleri meydana toplamış ve demiş ki;
-“Ben size yıllardır eziyet ettim, yapmadığım şey kalmadı. Ben her türlü cezaya hak ettim. O yüzden ben öldükten sonra cesedimi köyün girişindeki ağaca asın, 3 gün orada dursun ibret-i âlem için” demiş.
Gün gelmiş ağa ölmüş, köy halkı vasiyetidir diye ağayı ağaca asmışlar.
Sonra köye jandarma gelmiş.
-“Siz köy halkı birleşip ağayı asıp, öldürdünüz” demişler.
Köy halkı ne derse desin inandıramamışlar jandarmayı ve tüm köy halkı dayaktan geçmiş. Velhasıl ağa yine yapacağını yapmış.
Bunun üzerine Kazak Abdal da bir köşede bu şiiri-küfürü söylemiş…
Eşeği saldım çayıra
Otlaya karnın doyura
Gördüğü düşü hayıra
Yoranın da anasını
Münkir münâfıkın soyu
Yıktı harap etti köyü
Mezarına bir tas suyu
Dökenin de anasını
Müfsidin bir de gammazın
Malı vardır da yemezin
İkisin meyyit namazım
Kılanın da anasını
Derince kazın kuyusun
İnim inim inilesin
Kefen dikmeye iğnesin
Verenin de anasını
Dağdan tahta getirenin
Mezarına götürenin
Talkınını bitirenin
İmâmın da anasını
Kazak Abdal söz söyledi
Cümle halkı dahleyledi
Sorarlarsa kim söyledi
Soranında anasını
www.bilimsanatyolu.com
Yorum gönder