Hayvanlar aleminde de sosyal mesafe yaygın
“Sosyal mesafe” yılın en çok konuşulan ifadelerinden biri. Ancak, hastalığın bulaşmasını azaltmak için kendileriyle diğerleri arasında biraz boşluk bırakan tek hayvan insanlar değil. Bu hafta Proceedings of the Royal Society B’de yayınlanan bir makaleye göre, ispinozlardan bal arıların kadar yaban hayatı benzer taktikler kullanıyor.
Hamilton Koleji’nde davranışsal ekolog Andrea Townsend ve Virginia Politeknik Enstitüsü ve Eyalet Üniversitesi’nde biyolog olan Dana Hawley, hayvan krallığında kendi kendini izole etmenin nasıl çalıştığı konusunda bulgularını paylaştılar.
Soru: Hayvanlar sosyal olarak birbirlerinden ne zaman uzaklaşmaları gerektiğini nasıl anlar?
Andrea Townsend: COVID-19’un o kadar çok semptomu var ki, birisi hasta olduğunda, hasta mı bilemiyoruz. Ancak ev ispinozları gibi bazı hayvanlar, potansiyel enfeksiyonları değerlendirmek ve belirli bireylerden kaçınmak için, mesela o bireyin uyuşukluk hali gibi çok genel davranışsal ipuçları kullanır.
Dana Hawley: Diğer durumlarda, hayvanlar sosyal mesafeyi tetiklemek için oldukça karmaşık ipuçları geliştirdiler. Karayip dikenli ıstakozu [normalde gruplar halinde yaşayan sosyal bir ıstakoz], hasta ıstakozların idrarındaki kimyasal bir ipucunu yakalar, ve bölgesinden uzaklaşır.
Diğer bir örnek burnu ve butlarındaki renklerle dikkat çeken, Batı Afrika’da yaşayan maymun türlerinden olan mandriller. Araştırmacılar, paraziti olan ya da olmayan hayvanların dışkısını aldı ve bir ağacın kenarına küçük bir miktar koydu. Parazitli dışkılara yanaşmadılar.
Soru: Hayvanların sosyal olarak uzaklaşması neye benziyor?
DH: Dikenli ıstakozlar sığınaklarda toplanıyor ve bu da onlara çok fazla koruma sağlıyor. Sığınaklarını terk ederlerse, tehlike demek. Diğer durumlarda, bir gruptaki belirli bir bireyle daha az etkileşimde bulunmak gibi çok daha incedir.
Soru: Hayvanların kendi kendini karantinaya aldığına dair bazı örnekler de var.
DH: “Karantina” diyebileceğimiz şeyin en iyi örnekleri, karıncalar ve arılar gibi sosyal böceklerden geliyor. Bazı durumlarda, enfekte olmuş böcekler kasıtlı olarak koloniden ayrılıp ölür.
AT: Bu tür böcek kolonilerinde bireyler birbirleriyle yüksek oranda akraba. Dolayısıyla, geniş ailesini korumak için kendini feda ederek topluluğunu koruyor.
Soru: Başka bir nedenden ötürü değil de, hastalık nedeniyle sosyal olarak uzaklaştıklarını veya kendilerini karantinaya aldıklarını nereden biliyoruz?
DH: Bu davranışların nedenini bulmanın birkaç yolu var. Vahşi hayvanlarda izlenecek en doğru yol, bireyleri parazitleri gidermek için ilaçlamak ve ardından kaçınma davranışının değişip değişmediğini görmektir. Daha önce parazitlenmiş bireylerden kaçınılmış olsa da, enfeksiyonları tedavi edildikten onu tekrar içlerine bakıma alıyorlar.
Araştırmacılar ayrıca, bir karınca kolonisine bir mantar patojeni soktular ve karıncalarda harika çalışmalar yaptılar ve koloni içinde davranışsal tepkileri gözlemlediler. Patojenden kaçınma için tutarlı davranış değişiklikleri gözlemlendi. Mesela yuvanın dışında daha fazla zaman geçirdikleri görüldü. Hayvanların mantara tepki verdiğine dair oldukça güçlü bir kanıtlar elde edildi.
Soru: Ama hayvanlar her zaman sosyal mesafe alamaz, değil mi?
AT: En sevdiğim örneklerden biri Tazmanya canavarı. Onlarda gerçekten kötü bulaşabilen kanseri vardır ve ısırma yoluyla geçer ve yayılır. Birbirlerini ısırmak, çiftleşmeleri için gereklidir, çiftleşirken ısırırlar. Fakat kanser varsa ısırmıyorlar mesela.
Soru: Bizim için ders var mı?
DH: Benim için büyük bir çıkarım, sosyal mesafenin işe yaramasıdır. İlgisiz hayvan türlerinde tekrar tekrar gelişen bir davranış gördüğümüzde bu, sosyal mesafenin çok maliyetli bir davranış olmasına rağmen, faydaların açıkça maliyetlerden ağır bastığının bir işaretidir.
Yorum gönder