Günün başarı öyküsü: Var yemez amca – Ingvar Kamprad

Karşınızda dünyanın en zengin insanları arasında ye alan ve bazıları tarafından “var yemez amca” olarak da anılan Ingvar Kamprad’ın sıra dışı yaşaö öyküsü…

Ingvar Kamprad ismini hiç duymamış olabilirsiniz ama o ülkemizde de epey sevilen IKEA’nın sahibi! Ayrıca dudak uçuklatan servetiyle dünyanın en zengin isimlerinden bir tanesi! Ama uluslararası olarak hizmet veren şirketini daha 17 yaşındayken kuran Ingvar Kamprad hakkında söyleyeceklerimiz elbette bunlarla sınırlı değil. Çünkü o sıra dışı hayat hikayesiyle büyük başarılara imza atmış bir milyarder!

Hem girişimcilere hem de hayallerini gerçeğe dönüştürmek isteyenlere ilham verecek Kamprad’ın öyküsünü mutlaka öğrenmelisiniz derim. Böylece onun kibrit kutusu satarak başladığı yolculuğunda nasıl büyük zaferler elde ettiğini görecek ve elinizde ne kadar çok fırsat olduğunu anlayacaksınız.

Ingvar Kamprad kimdir?

1926 doğumlu, IKEA’nın kurucusu milyarder iş adamıdır. Ancak Ingvar Kamprad kimdir sorusuna verilecek daha bir dizi cevap vardır. Kendisi oldukça etkileyici bir hayat hikayesine ve kişiliğe sahiptir. Zaten onun süper zenginler dünyasının en babacan isimleri denildiğinde akla ilk gelenler arasında yer alması durumu kanıtlayan örneklerden bir tanesidir.

IKEA’nın kurucusu Kamprad’ın hayat hikayesi nasıl başlıyor?

Mark Zuckerberg, Christy Walton, Carlos Slim Helu ve Warren Buffett gibi isimlerin bulunduğu mütevazılığı zenginliğinden önce gelen insanlar arasında yer alan Kamprad, İsveç’in güneyinde dünyaya gelir. Çocukluğunu Agunnaryd köyündeki Elmtaryd isimli çiftlikte geçiren Kamprad, henüz küçük bir çocukken iş hayatına atılır. Zira o akranlarının aksine oyun peşinde gezmek yerine bisikletiyle çevresindeki komşularına kibrit satmaktadır.

Tasarrufun ve sıfırdan başlayıp milyarder olmanın en iyi örneği!

Çocukluk yaşlarında satış ve pazarlamayla ilgilenmeye başlayan Kamprad’ın bazıları tarafından “var yemez amca” olarak anılmasının nedeni budur. Çünkü o milyarlarca doları olmasına rağmen lüks bir hayat yaşamamaktadır. Daha doğrusu değil lüks, pek çoğumuza göre fazlasıyla tasarruflu bir şekilde yaşamaktadır. Mesela; milyarder iş adamı her yere özel jetiyle gidebilecekken ekonomi sınıfında yolculuk yapıyor, ucuz restoranlarda yemek yiyor, markete yürüyerek gidiyor, kısacası hiç ihtiyacı yokken sürekli tasarruf ediyor.

Kibrit kutusundan sonra ürün yelpazesini genişletir!

Ticaret konusunda 10 yaşında bir çocuktan beklenmeyecek kadar yetenekli olan Kamprad, kibritten sonra başka ürünlerin satışına başlar. Stockholm’den ucuza aldığı balık, kalem, yılbaşı süsleri gibi ürünleri satarak kar eden Kamprad, daha küçükken ilerideki başarısının sinyallerini açıkça veriyor.

Okumayı yaşıtlarına göre çok daha geç söker!

Dünyanın en başarılı girişimcileri arasında yer alan Kamprad ticarette sergilediği başarıyı, eğitim hayatında sergileyemiyor. Hatta lise mezunu olmasına rağmen okuma yazmayı yaşıtlarından çok daha sonra öğreniyor. Ama o bu durumdan hiç de rahatsız olmadığını şu sözlerle belirtiyor: “Eğer bitmek bilmez bir hevesiniz ve tutkunuz varsa ve çalışmayı seviyorsanız, üniversite eğitimi zaman kaybından başka bir şey değildir.”

Ingvar Kamprad’ın hayattaki en büyük pişmanlığı!

Hayatı başarılarla dolu olan Ingvar Kamprad, tek pişmanlığının gençlik yıllarında yaptığı büyük hata olduğunu söylüyor. Çünkü o bir dönem Nazi Gençliği hareketine katılmış. Ve savaşta aktif olarak yer almasa bile o zamanlar Adolf Hitler’e olan hayranlığı yüzünden kendisini affetmiyor. Hatta bu nedenle IKEA çalışanlarına özür mektubu gönderdiği biliniyor.

IKEA’nın doğuşu!

1943 yılında kendi biriktirdiği para ve babasından aldığı borçla IKEA’yı kuran Ingvar Kamprad şirketini, isminin baş harflerinin yanı sıra doğduğu çiftlikle köyün baş harflerinden oluşturmuş. IKEA gibi aşina olduğumuz marka isimlerinin nereden geldiğini merak ediyorsanız, bu yazıdan öğrenebilirsiniz.

IKEA’nın yükselişi

İlk IKEA mağazasında kibritten iç çamaşırına kadar pek çok farklı ürün satılsa da en çok talep görenler kalemler olur. Dönemin parasıyla 63 dolar kredi çekip Paris’ten 500 adet kalem sipariş eden Kamprad, mağazasına müşteri çekmek için de ücretsiz kahve ve kurabiye ikramı yapar. Nitekim bu kampanyası müşteriler tarafından epey beğenilmiştir.

Meşhur IKEA mobilyaları!

Şirketini kurduktan 2 yıl sonra mobilya satışına başlayan girişimci, olumlu tepkiler aldığını görünce bu alana yoğunlaşır. Almhut’ta bir showroom açarak, 1950’li yıllarda tamamen mobilya üzerine odaklanır. İnsanlara ilk defa mobilyaları sipariş etmeden önce onları görebilme fırsatını veren Kamprad, bu yenilik sayesinde IKEA’nın adını herkese duyurur. Ayrıca taşıma ve depolama maliyetlerini düşürmek için mobilyaları demonte halde sunması, Kamprad’ın farkını gösterdiği bir diğer stratejisidir.

Kibrit kutusundan dünyanın en büyük markalarından biri olmaya uzanan yolculuk!

Aralık 2016 itibariyle 48 ülkede 392 mağazası bulunan IKEA, kurucusunun başarısı sayesinde bugün küresel bir şirket olmuştur. Ve 91 yaşına girmesine rağmen çalışma tutkusunu bir gram bile kaybetmeyen Ingvar Kamprad “Yapacak daha çok şey var. Ölmeye bile vaktim yok.” sözleriyle hayallerine kavuşmak için çaba sarf etmeyenlere ders veriyor.

Sonuçta; paraya para demeyen en ilginç insanlar arasında yer alan Kamprad, hem başarısı hem de sahip olduğu servete rağmen sürdürdüğü mütevazı hayatıyla dikkat çekiyor. Ve bana göre; para odaklı değil başarı odaklı yaşamanın ne anlama geldiğini tüm dünyaya açıkça gösteriyor. Zira o şatafatlı bir yaşamla gösteriş yapmak yerine çok daha sahici kavramlar üzerinde duruyor.

Kaynak: Nesrin Zaman – paratic.com/ikea

www.bilimsanatyolu.com