Bilim ve Sanat İnsanlığın Ortak Değerleridir

Dünyanın sonu için bu sefer ilginç tarih verildi. Dünya yerinde duracak ama biz içinde yaşayamayacağız.

Dünyanın sonu için bu sefer ilginç tarih verildi. Dünya yerinde duracak ama biz içinde yaşayamayacağız.

Bilim insanları tarafından yapılan son çalışma korkunç bir gerçeği ortaya çıkardı. Dünyanın sonu için bu sefer ilginç bir tarih verildi. Dünya’daki sıcaklığın artmasına, okyanusların daha fazla buharlaşmasına neden olan sera etkisini simüle eden araştırmacılar, Dünya’nın birkaç yüzyıl içinde Venüs gibi ‘yaşanmaz bir cehennem’ haline geleceğini söyledi.

Yakın zamanda yapılan bir çalışma gezegenimizin geleceğine dair korkunç bir bakış açısı sağladı ve durum hiç iç açıcı değil. Araştırmacılar, gezegenimizdeki sıcaklıklarda dramatik bir artışa neden olan ‘kaçan sera etkisi’ni simüle ettiklerini açıkladı. Endişe verici bir şekilde, 

Dünya’nın yakın zamanda komşu gezegenimiz Venüs gibi yaşanmaz bir cehenneme dönüşebileceğini söylüyorlar. Bu noktaya ulaşmak için geleceğe çok fazla bakmamıza gerek yok. Bilim insanları, Dünya üzerinde kontrolden çıkan bir sera etkisinin yalnızca birkaç yüzyıl olabileceğini tahmin ediyor. Bu da 2300 ile 2400’lü yıllara denk geliyor. 

OKYANUSLARIN BUHARLAŞMASINA DAİR UYARI

Yeni çalışma, Cenevre Üniversitesi’ndeki (UNIGE) gökbilimcilerin yanı sıra Fransa’nın Paris ve Bordeaux’daki CNRS laboratuvarları tarafından yürütüldü. Tüm yüzey okyanusunun buharlaşmasına karşı uyarıda bulunuyorlar; Dünya’nın ısınması ve küresel yüzey sıcaklıklarında çarpıcı bir artış. İklimsel olarak istikrarsız olan bu geçiş, iki gezegen popülasyonunu birbirinden ayırıyor: ılıman gezegenler ve kaçak sonrası sıcak gezegenler diyorlar. Bu, Dünya ile erken Venüs arasındaki farkı açıklamayı amaçlayan çeşitli senaryolardan biridir.

DÜNYA’NIN KÖTÜ İKİZİ

Kontrolden çıkan seranın anlaşılması, Venüs ve Dünya’nın farklı evrimini değerlendirmek için çok önemlidir. Venüs, Dünya’nın ‘kötü ikizi’ olarak bilinir; çünkü o da kayalık ve hemen hemen aynı büyüklükte, ancak ortalama yüzey sıcaklığı 465°C gibi çok yüksek.  Yoğun atmosferi sayesinde Venüs, Güneş’e daha yakın yörüngede olmasına rağmen Merkür gezegeninden bile daha sıcaktır. Kayalık küre sadece misafirperver değil, aynı zamanda sterildir; kurşunu ve zehirli sülfürik asit bulutlarını eritecek kadar sıcak bir yüzeye sahiptir. 

ATMOSFERDE DAHA FAZLA SU BUHARI

Venus, Dünya’dan bile gece gökyüzünde ay dışında en parlak şeydir ve hafif sarımsı bir renk tonuyla ayırt edilebilir. Bu şekilde Dünyalılara bir gezegenin başına neler gelebileceğine dair gözle görülür bir uyarı görevi görüyor. Karbondioksit ve metan gibi gazların küresel ısınmaya neden olduğu bilinse de, çalışmanın yazarları Dünya üzerindeki sera etkisinin gerçekten de su buharı tarafından tetiklenebileceğini söylüyor. Dünya zaten karbondioksit ve metan emisyonları nedeniyle ısınıyor ve bu, okyanusların buharlaşması nedeniyle atmosferde daha fazla su buharının oluşmasına neden oluyor. 

HER ŞEY SÜRÜKLENİP GİDİYOR

Birçok kişi bunu bilmese de su buharı doğal bir sera gazıdır. Su buharı, ısıyı bir kurtarma battaniyesi gibi hapsettiği için, Dünya tarafından emilen güneş ışınımının uzay boşluğuna yeniden yayılmasını engeller.  Sera etkisi okyanusların buharlaşmasını daha da artırıyor ve bunun karşılığında atmosferdeki su buharı miktarını daha da artırıyor; bu felaket boyutunda, hızla artan bir sarmal. Bu miktardaki su buharı için, gezegenin artık soğuyamayacağı kritik bir eşik var. UNIGE’den başyazar Guillaume Chaverot, “Ondan sonra, okyanuslar tamamen buharlaşana ve sıcaklık birkaç yüz dereceye ulaşana kadar her şey sürüklenip gidiyor.” dedi.

YAŞANMAZ HALE GELEBİLİR

Yeni iklim modelleriyle bilim insanları, güneşten gelen radyasyondaki çok küçük bir artışın, küresel Dünya sıcaklığında yalnızca birkaç on derecelik bir artışa yol açacağını hesapladılar.

Bu durumun Dünya’da geri dönüşü olmayan bu kontrolden çıkma sürecini tetiklemeye ve gezegenimizi Venüs kadar yaşanmaz hale getirmeye yeteceğini iddia ediyorlar. 

SÜRECİN ANA HATLARI ÇİZİLDİ

Araştırmacılar, okyanusları olan herhangi bir gezegene, hatta güneş sistemimizin dışındakilere bile uygulanabileceğini söyledikleri üç bölümlü sürecin ana hatlarını çizdiler. Öncelikle okyanus yüzeyinin sıvı olduğu varsayıldığında, atmosferi su buharıyla zenginleştiren bir buharlaşma aşaması vardır. İkincisi, okyanusun tamamen buharlaştığı düşünüldüğünde kuru geçiş aşaması yaşanır. bu sırada yüzey sıcaklığı önemli ölçüde artar. Sonunda evrim, sıcak ve istikrarlı bir kaçma sonrası durum ile sona eriyor.

YAŞAM BARINDIRMA KONUSUNDA DAHA AZ İDDİALI

 Ekibin araştırması ayrıca, uydular ve güçlü teleskoplar tarafından belirlenen bir ötegezegenin sıcaklığına ilişkin bilginin, uzaylıların güneş sistemimizin dışında nerede olduğunu belirlemede neden önemli olduğunu da vurguluyor. Eğer bir dış gezegen çok sıcaksa, muhtemelen Venüs’e benzer koşullara sahip olacak ve yaşam barındırma konusunda daha az iddialı olacaktır. Diğer gezegenlerdeki iklimi inceleyerek en güçlü motivasyonlarımızdan biri, bu gezegenlerin yaşama ev sahipliği yapma potansiyelini belirlemektir.

Kaynak: www.tv100.com

Spread the love

Yorum gönder