Göbekli Tepe’de bulunan tarihi yapıların sırı çözülmeye çalışılıyor
Aşağıdaki fotoğrafta gördüğünüz, birkaç ton ağırlığında ve neredeyse 7 metre yüksekliğe ulaşan kaya blokları, C14 radyokarbon analizine göre en az 11.000 yıllık. Bunlar, Göbekli Tepe’deki birçok sütundan sadece birkaçı. Bu siteyi ve benzer diğer yerleri inşa eden medeniyetin hâlâ bir adı yok. Aslında, yakın zamana kadar, varlıklarından tamamen habersizdik.
Ancak onlar hakkında birkaç şey biliyoruz.
• Tarım yapmıyorlardı, çünkü Göbekli Tepe’de bulunan tüm tohumlar yabani ve ekilmemiş.
• Çiftçilik yapmıyorlardı, çünkü bulunan çok sayıda et kalıntısı av hayvanlarına ait, evcil hayvanlara değil (görünüşe göre büyük şölenler düzenlemişler).
• Bu bir mezarlık değil, çünkü içeride hiçbir ceset bulunamadı.
• Bir ibadet yeri de değil, çünkü burada hiçbir tanrı ya da ilah temsil edilmiyor.
• Ne bir şehir ne de bir köy gibi görünüyor, çünkü büyük bir insan grubunun susuzluğunu giderecek uygun bir su kaynağı da mevcut değil.
Peki, burası nedir ve ne ile ilgili?
Göbekli Tepe’nin duvarlarına gökyüzünden inen yüzlerce “yılan” kazınmış. Dolayısıyla birtakım göksel varlıklar resmediliyor. Peki bu “yılanlar” nereden geliyor?
Astronomların varsayımlarına göre, yaklaşık 12.000 yıl önce, Dünya’ya yoğun bir şekilde büyük bir asteroit ya da kuyruklu yıldız sürüsü çarptı ve bu asteroid yağmuru büyük bir yok oluşa neden oldu. Bu, onlar için oldukça büyük bir felaketti. Göbekli Tepe muhtemelen, yılan sürüsü gibi görünen ve bu yok oluşa neden olan asteroid parçalarının düşüşüne tanıklık edildiği bir zamanın bir “anıtsal” yapısıydı.
Ama eğer Göbekli Tepe, yaklaşık 12.800 yıl önce bizi vuran felaketin bir anıtıysa, bu yapıların inşacılarına ait şehirler nerede? Onlar ne tür geleneklere sahiplerdi? Ve özellikle, nereden geldiler?
www.bilimsanatyolu.com
Yorum gönder